SABAH NAMAZININ EZAN
VAKTİ
Rebi' haber vererek
şöyle dedi: İmam Şafii şöyle haber verdi: Bize Süfyan b. Uyeyne, Zühri'den; o,
Salim b. Abdullah b. Ömer'den; o da babasından, Resulullah (s.a.v)'in şöyle
buyurduğunu nakletmiştir: "Bilal gece içinde ezam okur. Siz, İbn Ümmü
Mektum 'un ezamm duyuncaya kadar yiyip için. "Tahric: Buhari, Şahadet 2/252 no: 2656; Müslim, Oruç 2/768
no: 36 - 37/1092; Müsned el-Hamidi, 2/276
Rebi' haber vererek
şöyle dedi: İmam Şafii şöyle haber verdi: Bize Malik, İbn Şihab'dan; o da İbn
Salim b. Abdullah yoluyla Resulullah (s.a.v)'in şöyle buyurduğunu nakletti:
"Bilal gece içinde
çağırır. Siz, İbn Ümmü Mektum çağırıncaya kadar yiyip için. " İbn Ümmü
Mektum, ama bir adamdı, onun için kendisine şöyle denmeden çağrıda bulunmazdı
[Ezan okunmazdı]: Sabahladın, sabahladın. Tahric:
Buhari, Ezan 1/209 no: 617; Taberi, Namaz S, 69 - 3; Mürsel; Beyhaki, Marife,
1/411 MürseL.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Sabah namazı için ezanın; geceleyin yürünmesi, uykuda olanın
uyanması ve sabah namazına yetişecek olanın hazırlanması için gece/erkenden
okunması sünnettir. Benim için müstehab olan, fecirden Sonra müezzinin bir daha
ezan okumasıdır. Bunu yapmayıp terk etmesinde beis yoktur. çünkü Resulullah
(s.a.v) döneminde ezan vakti, fecirden önceydi. Sabah namazının dışında hiçbir
namaz için vaktinden önce ezan okunmasına müsaade edilmemiştir. çünkü ben,
Resulullah (s.a.v)'in, sabah namazı hariç, vaktinden önce ezan okunması için
hiç kimseye izin verdiğini bilemem. Ve halen bu dönemimizde müezzinlerin, sabah
namazı hariç her namaz için vakit girdikten Sonra ezan okuduklarını müşahede
etmekteyiz.
Farz namaz için -namaz
kılacak kişinin cemaatle yahut münferiden olması arasında fark olmadan- ezanın
terk edilmesini uygun görmem. Ayrıca cemaati çok olan yahut az olan mescidlerde
veya evinde yahut seferdeyken kametin terk edilmesini de uygun görmem. Bu
hususta cemaati çok olan mescidler daha avantajlıdır.
Kişi, sabah namazının
dışında kalan namazlar için ezan okumak istediğinde namaz vakitleri girdikten
Sonra ezanı okur. Eğer namaz vakti girmeden önce ezan okunduysa, söz konusu
namazların vakitleri girdikten Sonra ezan iade edilir. Eğer ezana başlandığında
henüz vakit girmemiş ve ezan okunmaya devam edilirken vakit girdiyse, ezanın,
iade edilerek yeni baştan okunması gerekir.
Ezana devam edip
tamamladıktan Sonra dönüp sadece vakit girmeden önce ezandan okunan kısmın iade
edilmesi yeterli gelmez.
Ezanın tamam olarak
kabul edilmesi için şartları yerine getirildikten ve sabah namazı hariç namaz
vakti girdikten Sonra okunması gerekir. Ezanın bazı kısımları terk edildiğinde
geriye dönülerek terk edilen kısımlar iade edilir ve ezana kalındığı yerden
devam edilir. Bu durumda da başka bir uygulama geçerli olmaz. Ezanın bazı
sözleri arkaya yahut öne çekilmez. Ve ezanın her bir kısmı/sözünün kendi
yerinde okunması gerekir.
Ezanın başında: ''Allallahu
ekber, Allallahu ekber'' Dedikten Sonra şöyle derse:.''Eşhedu enne Muhammeden
Resulullah'' Ve daha soraa ezanı tamamlasa, geri dönüp şöyle demesi gerekir:
''Allallahu ekber, Allallahu ekber'' Terk etmiş olduğu tekbirleri dedikten
sonra şöyle demesi gerekir: ''Eşhedu en la ilahe İllallah eşhedu enne
Muhammeden Resulullah''
İkişer defa deyip ezanı
bu şekilde tamamlar. Ezan okurken ezanın bir kısmını yüksek sesle okuyup bir
kısmını alçak sesle okuması halinde -izah ettiğim üzere- bu durumdan dolayı
iade gerekmez. çünkü ezanın lafızlarının tamamını söylediğinden dolayı iade
gerekmemektedir. Aynen bu durum, açıktan okunan namazda Kur 'an'ın bir kısmının
sessiz okuması halinde iade gerekmediği gibi bunda da iade gerekmez.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Ezan okuyan kişi, tekbirleri okuduktan Sonra ''Hayya
ele's-selah'' derse, geri dönüp şehadetleri söyledikten sonra, ''Hayya
ele's-selah'' 'i iade eder ve ezanı daha Sonra tamamlar. Ezanın her bir
kısmının, sözünün bulunması gereken yere konarak okunması lazımdır. Kendi
yerinde söylemediklerini iade eder ve bulunması gereken yerde onları söyler.
Yani ezanın sözlerinin yeri değiştirilirse ezan tekrar okunur.
Sonraki için tıkla:
MÜEZZİNLERİN
SAYISI VE MAAŞLARI